1 Eyl 2007

Türkiye Artık Kültür ve Sanat ile Turist Çekiyor

Deloitte Basın Bülteni: 02/8/07
Deloitte’un otel odası başına elde edilen ortalama gelir hesapladığı ve altı ayda bir yaptığı konaklama gelir araştırması HotelBenchmarkTM’a göre, tüm Avrupa otellerinde oda fiyatları 2007’nin ilk altı ayında ortalama %6.8 arttı. İstanbul, geçen yılın aynı dönemine göre ortalama %26 gelir artışı elde ederek konaklama gelirlerinde Avrupa’da en yüksek artış yaşayan ikinci kent oldu. Bu artışta, şehrin ev sahipliği yaptığı çeşitli etkinliklerin yanı sıra, Türkiye’nin de son dönemde kendisini daha çok kültür – sanat amacıyla ziyaret edilen bir ülke olarak konumlaması rol oynadı. Yılbaşından Mayıs ayına kadar Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısının %16 arttığı belirtiliyor.
2 Ağustos, İstanbul - Deloitte’un, 140 ülkede 420 değişik pazar üzerinde yaptığı ve toplam 7200 otelin performanslarını değerlendirdiği HotelBenchmarkTM Araştırması’nın 2007 yılı ilk altı aylık sonuçları açıklandı. 10 yılı aşkın bir süreden beri düzenli olarak yılda iki kez yapılan araştırmaya göre, Avrupa’da otel odası başına düşen ortalama gelir bir önceki yılın aynı dönemine göre %6,8 arttı. 2006 yılının ilk yarısında bu artış %7,2 oranında gerçekleşmişti. Avrupa kentleri arasında yapılan sıralamada oda başına gelirde %38’lik artışla İspanya’nın Valencia kenti birinci olurken, %26 oranında artış sağlayan İstanbul ikinci oldu. Üçüncülüğü %21,3’lük artışla Moskova alırken, Londra’daki artış %15’de, Atina’daki artış ise %10,9’da kaldı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Deloitte Türkiye Stratejik Planlama, İş Geliştirme ve Pazarlama Ortağı M.Sait Gözüm, Avrupa’da çok fazla önemli spor organizasyonu olmamasına rağmen gelirlerde güçlü bir artışın yaşandığına dikkat çekti ve İstanbul’un bu alanda iyi bir mücadele ortaya koyduğunu vurguladı. Gözüm şöyle devam etti:
“İstanbul sürdürülen tanıtım kampanyaları ve düzenlenen uluslararası kültür sanat etkinlikleri sonucunda gittikçe daha önemli bir çekim merkezi haline geliyor. 2010’da İstanbul’un Avrupa Kültür Başkenti olmasıyla bu ilginin doruğa çıkacağını tahmin ediyoruz. Ayrıca politik ve ekonomik istikrar, iç turizmin gelişmesi, Türk Lirası’nın Euro ve Dolar karşısında değer kazanması ve uluslararası alanda Türkiye’nin bilinirliğinin artması gibi faktörler de Türkiye’nin bu artışı yaşamasına katkı sağlamaktadır. ”
Türkiye’nin turizm politikaları meyvelerini vermeye başladıAraştırmada İstanbul’un gösterdiği performansa özellikle dikkat çekildi. İstanbul’un oda başına ortalama gelirini %26 artırmasının altında, kentte düzenlenen çeşitli sportif ve kültürel etkinliklerin, fuar ve festivallerin yanı sıra, Türkiye’nin kendisini giderek kültür ve sanat ülkesi olarak konumlandırmasının da etkili olduğu vurgulandı.
Deloitte’un araştırmasında yer alan Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) verilerine göre, 2007 yılbaşından Mayıs ayına kadar geçen sürede Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısında %16’lık bir artış oldu.
Avrupa turizminde Güney öncülük ediyor, Londra geleneksel yerini koruyorKonaklama gelirlerindeki artış sıralamasında İstanbul’un ardından gelen diğer önemli kentlerden biri, %14’lük artış ile bu yıl iyi performans göstermeye devam eden Lizbon oldu. Şehir Mayıs’ta 40,000 ziyaretçi çeken Alimentaria Uluslararası Yiyecek Şovu bienalinin de aralarında olduğu çok sayıda konferansa ev sahipliği yaptı.
2007’nin ilk yarısında çift haneli büyüme sağlayan bir başka Güney Avrupa kenti, oda başına geliri %10,6 oranında artan Yunanistan’ın başkenti Atina oldu. UEFA Şampiyonlar Ligi Finali’ne ev sahipliği yaptığı Mayıs ayı Atina için özellikle iyi bir ay oldu. Final gecesi, oteller ortalama gelirlerini %116 artarak 337 Euro’ya ulaştığını gördüler.
Londra’da %15’lik etkileyici bir yükseliş ile turizmde geleneksel ağırlığını koruduğunu gösterdi. İngiltere’nin başkentine iş ve gezi amaçlı ziyaretler canlılığını korudu ve Londra %80,5 ile Avrupa’da en yüksek doluluk oranını yakalamayı başardı.
Deloitte HotelBenchmarkTM anketi hakkındaHotelBenchmarkTM araştırması on yılı aşkın bir süredir 140 ülkede, 420 pazarda ve 7200 otelde performans değerlendirmesi yaparak araştırmacıların, otel işletmecilerinin ve sektör kuruluşlarının bilgisine sunmaktadır.

Yazının Devamı

1 Haz 2007

2006'da Global Turizm Sektörü 842 Milyon Turisti Ağırladı

Deloitte Basın Bülteni: 10 Mayıs 2007
Deloitte’un hazırladığı “HotelBenchmarkTM Küresel Performans Değerlendirmesi Bahar 2007” başlıklı çalışma,turizm sektörünün dünyada ve Avrupa’daki durumunu masaya yatırdı. Raporda farklı ülkeler ve kentlerin otel odası başına elde ettikleri ortalama gelirler karşılaştırıldı. Rapora göre, 2006’da sektör yüzde 4,5 büyürken, seyahat edenlerin sayısı bir önceki yıla göre 36 milyon artarak 842 milyon ile yeni bir rekor kırdı. 2005 yılında oda başına en çok gelir elde eden kentler sıralamasında 20. olan İstanbul ise, 2006’da bir sıra gerileyerek 21. oldu.
Deloitte’un “HotelBenchmarkTM Küresel Performans Değerlendirmesi Bahar 2007” başlıklı çalışmasında, 2006’da turizm sektöründe yaşanan büyümenin altında küresel ekonomideki canlılığın bulunduğu vurgulandı. Çalışmanın sonuçlarına göre, büyüyen küresel turizm pastasından en büyük payı başarılı pazarlama stratejileri bulunan ülkeler alıyor. 2006’nın en başarılı pazarlama stratejisini ise, Global Sıralama Endeksi’nde (GRI) en dolu ilk 20 otel arasına 5 otel yerleştirebilen Avustralya yaptı.

Hükümetler turizmi geliştirmek için milyarlar harcıyor

Bir çok ülke turizmi geliştirebilmek için kesenin ağzını açmış durumda. Güney Kore Hükümeti Seul’u “dünyanın ilk 10 şehri” arasına sokabilmek için toplam maliyeti 29 milyar doları bulan 4 yıllık bir programı uygulamaya koydu. Singapur ve Macau kumar meraklılarını hedeflerken, Mısır uluslararası ziyaretçilerin yanı sıra, Ortadoğu’dan da turist çekmeye odaklanmış durumda.
2006 yılında Avrupa’yı 458 milyon turist ziyaret etti

Avrupa dünya turizminden aldığı payla tartışmasız üstünlüğünü sürdürüyor. 2006 yılında turist sayısındaki 36 milyonluk artışın 17 milyon kişilik aslan payını alan yaşlı kıta, toplam 458 milyon kişiyi konuk etti. Özellikle Torino’da düzenlenen Kış Olimpiyatları ve Almanya’daki Dünya Kupası sayesinde, bölge oda başına gelirini yüzde 8,6 oranında artırdı. Dünyada oda başına en çok gelir elde eden 20 şehri arasında da 12 Avrupa şehri bulunuyor. Dünyada romantizmin başkenti Paris yüzde 12 büyüyerek Dubai’yi üçüncü sıraya itti. Ancak genel tabloda Avrupa’nın, turizmdeki payını yavaş yavaş diğer bölgelere kaptırdığı görülüyor.

Ortadoğu’daki gerginlikler 2006’da Türkiye’yi de vurdu

Geçtiğimiz yıl global turizm pastasındaki büyümeden yararlanamayan Türkiye ise gelen turist sayısında yüzde 6,7’lik bir düşüş yaşadı. Bunda, İsrail’in Lübnan’ı işgali ve Irak’taki istikrarsızlığın yanı sıra, ülke içinde yaşanan terör saldırıları da rol oynadı. İsrail de, yüzde 4,2’lik düşüş ile kaybedenler arasında yer alırken, bu durum turist sayısını güçlü bir şekilde artıran İtalya ve İspanya’ya yaradı.
Bölgedeki gerilemeden 2005 yılında dünyada oda başına en çok gelir eden şehirler sıralamasında ilk 20’ye girerek önemli bir başarı kaydeden İstanbul da payını aldı. İstanbul, 2006 yılında listede bir sıra geriye düşerek 21. oldu. Özellikle Formula 1 sırasında, oteller gelirlerini yükselttilerse de, 2006 genelindeki doluluk oranları yüzde 5,3 oranında düştü. Buna rağmen, ortalama oda fiyatını 16 euro artırarak 137 euroya çıkartan İstanbul böylece oda başına gelirde yüzde 7 büyüme sağlamış oldu.

Turizmdeki global büyüme yavaşlayabilir

Global turizm sektörü uzun vadedeki beklentilerin üzerinde kaldığına dikkat çekildiği raporda, 2007’nin de iyi bir yıl olacağı belirtiliyor. Ancak, sektördeki uzmanlar bu büyüme hızının uzun dönemde sürdürülemeyeceğine dikkat çekiyor. Başta ABD, Japonya ve Avrupa olmak üzere, dünya ekonomilerindeki yavaşlama turizme de yansıyacak. Batı ülkelerinde artan faiz oranları, aşırı yükselen kişisel borçlar harcanabilir geliri, dolayısıyla da seyahatlere ayrılan parayı azaltıyor. Deloitte’a göre, global enerji piyasalarındaki dalgalanmalar, kuş gribi gibi salgın hastalıklar da bu tehdidi arttıyor.

Yazının Devamı

1 Oca 2007

Dünya Kupası'nın Evsahibi Türkiye Olursa?

Deloitte Basın Bülteni: 6 Haziran 2006
Deloitte, yayımladığı “Dünya Kupası Türkiye’de: Denemeye Değer bir Rüya” başlıklı çalışması ile, olası bir Dünya Kupası ev sahipliğinin Türkiye açısından maliyetini ve getirilerini değerlendirdi.
Rapora göre, stadyum modernizasyonları ve inşaatları ile turnuvanın operasyonel giderleri 500 milyon Euro’nun üzerinde bir fatura çıkarıyor. Sadece bilet satışlarından sağlanacak gelirle elde edileceği öngörülen net operasyonel gelir ise 235 milyon Euro’nun üzerine çıkıyor. Operasyonel masraflar çıkartıldığında, 29 milyon 157 bin Euro net operasyonel kar elde edileceği öngörülüyor. Turnuva, Türkiye’ye sağlayacağı tanıtım olanakları açısından değeri ölçülemeyecek bir fırsat oluştururken, Türk futbolunun gelişimine de ciddi katkılarda bulunacak.
Türkiye’nin son dönemde, UEFA Şampiyonlar Ligi Final Maçı, Formula 1 Grand Prix Türkiye, Dünya Ralli Şampiyonası – Türkiye Rallisi gibi birçok üst düzey uluslararası spor etkinliğine ev sahipliği yaptığını ifade eden Deloitte Türkiye Denetim Ortağı Ömer Tanrıöver çalışmayı şöyle değerlendirdi:
“Türkiye tüm bu organizasyonları başarıyla gerçekleştirdi. Ülkemiz gerçekleştirdiği her başarılı etkinlikle birlikte, FIFA Dünya Kupası ve Olimpiyatlar gibi, sporun zirvesini temsil eden organizasyonlara bir adım daha yaklaşıyor. Deloitte Türkiye olarak, ev sahibi ülkeye muazzam bir tanıtım imkanı ve hem doğrudan hem de dolaylı olarak ciddi gelir sağlayan Dünya Kupası’nı düzenlemenin Türkiye’ye getireceği maliyeti hesapladık. Çalışmamızda, turnuva ile paha biçilemeyecek bir reklam yapacak olan Türkiye’nin, bilet ve turizm gelirleri ile de ciddi kar elde edeceğini hesapladık.”Dünya Kupası için dört ile yeni stadyum şart“Dünya Kupası Türkiye’de: Denemeye Değer bir Rüya” raporu, turnuva için yapılacak masrafları, kapital masrafları ve operasyonel masraflar olarak iki ayrı koldan inceliyor. Turnuvaya ön hazırlık masrafları arasında en önemli kalemi, maçların oynanması öngörülen İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya, Trabzon, Bursa, Kayseri, Adana ve Konya illerindeki stadyumların yenilenmesi veya yeni stadyumlar yapılması oluşturuyor. Deloitte’a göre, Ankara, Antalya, Kayseri ve Adana’ya her biri 45.000 seyirci kapasitesine sahip 4 yeni stadyum yapılması gerekiyor. Diğer stadyumların kapasite artırım ve FIFA standartlarına uyum projeleri ile birlikte ele alındığında, toplam tahmini maliyet 323,6 milyon Euro’yu buluyor. İstanbul Atatürk Olimpiyat stadyumunun FIFA şartlarına uygun hale getirilmesi için 9,6 milyon Euroluk bir harcama yapılması gerektiği öngörülüyor. Rapora göre, Türkiye’de FIFA şartlarına uygun tek stadyum ise İstanbul Şükrü Saraçoğlu Stadı.
Çalışmada, Bursa, Konya, Kayseri, Trabzon ve Adana’daki otellerin iyileştirilmesi, kapasitelerinin artırılması ve yeni oteller inşa edilmesinin yanı sıra, havaalanı kapasitelerinin artırılması ve standartlara uydurulması konusunda ciddi çalışmalar yapılması gerektiğinin de altı çiziliyor.
Operasyonel masraflarDünya Kupası’nın ev sahibi ülkeye yükleyeceği masraflar, stadyum ve altyapı harcamaları ile de bitmiyor. Turnuvanın başarılı bir şekilde planlanması ve gerçekleşmesi için gereken, operasyonel masraflar da Deloitte tarafından şu şekilde sıralanmış: Stadyum ve antrenman sahası kiralama; güvenlik; yerel ulaşım; konaklama; bilet satış operasyonları; seremoniler ve kültürel organizasyonlar; medya ve akreditasyon; sigorta; FIFA Sekreterliği ve Yerel Organizasyon Komitesi masrafları; reklam, pazarlama, halkla ilişkiler ve diğerleri.
Deloitte’a göre, en yüksek operasyonel masraf kalemini 45 milyon Euro ile, medya ve akreditasyon oluşturuyor. Bu kalem altında, turnuvayı izlemeye gelecek medya mensupları için bir Uluslararası Yayın Merkezi ve Ana Medya Merkezi kurulması ve medyanın bu merkezlerde ve stadyumlarda güvenliğinin sağlanması ve ağırlanmasına ilişkin masraflar bulunuyor. Reklam ve pazarlama için 25 milyon, açılış ve kapanış törenleri için 22 milyon, stadyum kiraları için ise 24 milyon Euro masraf yapılması öngörülmüş. Operasyonel masrafların toplam miktarının ise 205,7 milyon Euro olması bekleniyor.. Bu miktara, yüzde 10’luk yanılma payı da dahil ediliyor.
Kazanımlar: Paha biçilmezDünya Kupası, yüklü faturasına karşın sağladığı tanıtım ve gelirler ile maliyetini fazlasıyla çıkarıyor. FIFA, ev sahibi ülkelere önemli miktarda maddi yardım yapıyor. 2002 yılında, Japonya ve Güney Kore’ye yapılan yardım miktarı 200 milyon Dolar düzeyinde gerçekleşmişti. 2010 yılında ise Güney Afrika’ya 175 milyon Euro tutarında yardım yapılacak.
Ancak, Deloitte raporu, turnuvanın operasyonel karını bulmayı hedeflediğinden FIFA yardımını bütçeye dahil etmiyor. Almanya Dünya Kupası fiyatları hesaba katıldığında, turnuvada sadece bilet satışlarından 235 milyon Euro’nun üzerinde net gelir elde edileceği hesaplanıyor. Sadece bilet satışlarının, Organizasyon Komitesi’nin kasasına 29 milyon Euro kar bırakması öngörülüyor.
Ancak buzdağının su altında kalan kısmı bundan çok daha büyük rakamlara işaret ediyor. Raporda, 2010 Dünya Kupası için 3 milyon turist beklendiğine dikkat çekilerek, Türkiye’ye Dünya Kupası’nı izlemek için gelecek turistlerin konaklama ulaşım ve gıda harcamalarının ülkeye çok yüksek bir gelir sağlayacağının da altı çiziliyor.

Yazının Devamı

Deloitte Raporu: 2010'da Konaklama Sektörü



2010’da Konaklama Sektörü: Konaklama sektöründe paydaşların rölünü artırmayı hedefleyen detaylı bir rapor
Küresel Konaklama sektörünün 2010’da alacağı şekli değerlendiren Deloitte ve New York Üniversitesi, önümüzdeki dönemde sektörün genel görünümünü derinden etkileyecek 5 ana trendi belirledi. Çin, Hindistan ve Körfez Ülkeleri Konaklama sektörünün yükselen yıldızları olurken, yaşlanan Avrupa 2020 yılına kadar dışarıya yılda 730 milyon turist gönderecek. Havayolu ile seyahat edenlerin sayısı ise 2010 yılında 2,3 milyar kişiye ulaşacak. 2010 ve sonrasında, marka, gelişmekte olan pazarlar, insan sermayesi, teknoloji ve iş modelleri olmak üzere beş etken sektörün görünümünü değiştirecek ve hisse değerlerini ciddi ölçüde etkileyecek.
Hospitality 2010: A Five Year Wake Up Call (1105 KB)
Temmuz 2006, 36 sayfa, İngilizce.

Yazının Devamı